İlk aşamada herkesin aklına iki soru takılıyor:
Birinci soru şu: "Herhangi bir Girişim ile bir Sosyal Girişim" arasındaki fark nedir? Bu sorunun cevabını Itır Erhart Hoca ve İbrahim Betil'den bir dinleyelim.
İkinci soru da şu: Sosyal Girişimlerin Sivil Toplum Kurumları (STK) ya da gönüllü çalışan kurumlardan farkı nedir? Bu soruyu da Binyaprak'tan İdil Üre çok güzel açıklamış.
Ashoka'dan Zeynep Meydanoğlu da Hürriyet Gazetesindeki mülakatında süper detaylıca açıklamış Sosyal Girişimciliği.

Türkiye'de sosyal girişimlerin durumu hakkında raporu okumak isterseniz oka tıklayınız.
Türkiye'de sosyal girişimcilik ekosistem durum analizi hakkındaki raporu okumak isterseniz oka tıklayınız.
Şimdi artık konu ilginizi çekmeye başladıysa Youtube'da ya da Google'da "Sosyal Girişim", ya da "Sosyal Girişimcilik" filan diye aramalar yaparsanız bir çok kaynağın önünüze serildiğini göreceksiniz.
İlk aşamada belki sizden öncekiler neler yapmışlar onları duymak istiyor olabilirsiniz. Yani bir ilham kaynağı arıyor olabilirsiniz. Bakın size güzel bir liste bulduk...
Okudunuz, seyrettiniz buraya geri mi döndünüz? Dediniz ki: Her şey iyi güzel de ben nasıl Sosyal Girişimci olabilirim?
Tamam bu okuduklarım, seyrettiklerim harika bir ilham kaynağı oldu bana ama ben "Sosyal Girişim kurma fikrine nerden başlayacağım" diyorsanız, Ashoka'nın sizin gibi gençler için hazırladığı harika detaylı bir kitapçık var. Bu sorunun cevabını orada bulabilirsiniz. Adım adım neler yapmanız gerektiğini anlatıyor. Kitapçık bedava. Bir göz atmak isterseniz oka tıklayınız.
Belki de oradaki denilenlerin hepsini yaptınız ama halen bir sorun konusunda karar veremediniz. Öyleyse hali hazırda ekosistem tarafından belirlenmiş bir takım hedefler ve listeler var. Bu listelerden bazıları çok geniş kapsamlı, bazıları daha odaklı.

Mesela Sürdürülebilir Kalkınma için Küresel Hedefler Listesi, geniş kapsamlı...



Daha odaklılara örnek olarak da bir takım yarışmaları ya da hackathonları örnek verebiliriz.
"Bi dakka bi dakka hackathon ne demek?" sorusunun cevabını Ahmet Aslan'dan dinleyelim mi?
Bu yıl için bir yarışma örneği de 1. Temmuz. 2020' de başvurusu biten "Sürdürülebilir Gelecek: Ödüllü Proje Fikir Yarışması".
Bir de Sosyal Inovasyon Merkezleri var. Bunlar yeni yarışmaları, projeleri, hackathonları kendi sitelerinde yayınlıyorlar. Fikir ve ilham almak için onların sitelerine gidip bakmakta fayda var.
"Bi dakka bi dakka sosyal inovasyon ne demek?" sorusunun cevabını Duygu Kambur'dan dinleyelim mi?
Sosyal İnovasyon merkezlerinin bir listesini geliyor yakında...

Sosyal Girişimci olmak için hem bir toplumsal sorunu çözmeniz hem de bu sorunu çözerken bir ticari değer yaratıp bundan para kazanıyor olabilmeniz lazım ki bulduğunuz çözüm sürdürülebilir olsun.
Yani ilk amaç ve tek amaç kar etmek değil. Ama para kazanmak önemli, çünkü toplumsal sorunu çözerken yapacağınız masrafları, kazandığınız paradan karşılamanız lazım. Birileri sizin için çalışıyor mu? Onlara para ödemeniz lazım. Kendinize emeğiniz için para ödemeniz lazım. Alet edevat mı aldınız? Onları neyle alacaksınız? Bir yer mi kiraladınız? Kirayı kim ödeyecek? Belki ilk aşamada bir hibe aldınız, iyi güzel de, sosyal girişimci olarak bi tek hibeyle işe devam edemezsiniz. Amacınız hibeden bağımsız para kazanarak, kurum olarak hayatta kalıp çözümü üretmeye devam edebilmek. Nasıl para kazanacaksınız? O çözüm ile aynı zamanda mümkünse bir ticari değer yaratıyor olmanız lazım.

Oooo, bunun ikisini birden nasıl yapıcaz? diyorsanız. Haklısınız. Hiç kolay değil. Çok ama çok çalışmak gerekiyor. İyi bir fikriniz var diye, iş modelinizi yazdınız diye iş bitmiyor. Tam tersi herşey daha yeni başlıyor. Bu fikre yatırım yapacak finansman sağlayacak yatırımcı lazım. Bu fikri hayata geçirmek için bir takım kurmak lazım.
Sonra fikri hayata geçirmek lazım. Fikir hayata geçti diye illa da çözüm bulacaksınız, ya da çözümü yaratmaya devam etmek için iyi para kazanacaksınız diye de birşey yok. Hiçbirşeyin garantisi yok.
Uzun lafın kısası bu iş kolay iş değil. Ama eğer buraya kadar okuduysanız, demek ki kalbinizde bir ateş var. Üstüne üstlük siz yapmazsanız belki de o sorun hiç çözülmeyek. Kimse denemeyecek. O yüzden siz çok önemlisiniz. Bu yolda yürümeye karar verdiyseniz ekosisteme hoş geldiniz! Biz sizin için varız.